Nepenthe Bölüm 6

 6. Bölüm

 

 Fakat o kapıyı çalmak yerine anahtarı ile açtı, şaşkınlığım anlatılmaz bir boyuttaydı. Elime yeniden poşetleri alıp kapıya doğru ilerlerken kafamda yeni soru işaretleri beliriyordu.

Madem bu kadar zengin neden arabası ile markete gitmedik? Neden tüm o yükleri taşımak zorundaydım? Ayrıca nasıl bana güvenip evine alıyor?

Evin içine girdiğimde, küçükken sinemada izlediğim o korku filmlerindeki evlere benzediğini fark ettim, eşyaları eski moda ama lükstü. Kapıyı açtığında direk salona giriliyor, tam karşıda da merdiven vardı sağ tarafta bir başka oda sol tarafta ise mutfak vardı. Şaşkınlıkla evi izlerken adamın gülümseyerek bana baktığını fark ettim. Gözlerimi ondan kaçırarak mutfağa doğru ilerledim,

“Ben şunları yerleştireyim.”

Önüme geçip kahkaha atmaya başladı,

“Sen dur oğlum! Alırlar şimdi.”

İlk başta ne demek istediğini o şaşkınlık ile anlamadım ta ki elimdeki poşetleri alan hizmetlileri görene dek. Tüm bunlara karşı yüz ifadem nasıl gözüküyordu bilmiyorum fakat adamın gülmesi kesilip merdivenlere doğru çıktı,

“Gel sana odanı göstereyim özlemişsindir.”

Şaşkınca adamı takip ettim,

“Evet, uzun süredir ayaktayım yatmayı özledim.”

Odanın kapısını açtığında gözlerim ışıl, ışıl parlamaya başlamıştı. Oda harika gözüküyordu. Tüm eşyalar özenle seçilmiş gibiydi. Yatağa doğru ilerleyip oturduğumda adam fotoğrafımı çekti.

“Bu da neydi şimdi?”

Adam telefonunu cebine sokup gülümsedi,

“Sadece küçük bir hatıra.”

Tedirgin bir şekilde ona bakarken elini kapının koluna koyup yumuşak bir ses tonunda konuştu,

“İyi geceler oğlum.”

Kapıyı kapatması ile başımı yastığa bıraktım,

“Neler oluyor böyle!”

Uyandığımda saat sabah beşe geliyordu, çantamı alıp odadan çıktım. Evde sanki bir hırsızcasına yavaş ve sessiz adımlar ile ilerliyordum. Evden çıktığımda gökyüzüne baktım, bugün kaybettiğim tüm o paranın telafisini kazanmam gerekiyordu. Ara sokakların birinde üstümdeki tişörtü çıkartıp yüzüme maske gibi sardım. Beni kurtaran o bara gidecektim, planım buydu.

Bara vardığımda içerisinin ne kadar lüks olduğunu gördüm, boş bir arazide şehir merkezinden uzak büyük bir bar. Sıradan bir vatandaş olsaydım buraya normal şekilde girmek çok isterdim. Ama şimdilik sadece kameraları ve alarm sistemini kapatmak zorundayım.

Başlarda birkaç şarabın tadına baktım ardından kasadaki tüm paraları ve çantamın alabildiği kadar içkiyi aldım. Fazla uzun süre durmamalıydım bu yüzden dışarı çıkıp koşmaya başladım, fakat koştuğum yerin geçen sefer cinayet işlediğim yer olduğunu fark ettiğimde kendimi durdurup etrafa bakındım. Çevre karanlık olduğundan hangi yönden gitmem gerektiğini kestiremiyordum ki o an şiddetli bir çarpma ile yere düştüm. Kendimi kaldırmaya çalışırken bana çarpan kişi elimden tutup hızla koşmaya başladı. Tedirgin bir şekilde kendimi durdurup bağırdım.

“Ne yapıyorsun ulan sen!”

 

Yorumlar

Site Tanıtım Videosu

Nepenthe

Nepenthe

Maske